19 Kasım 2009 Perşembe

Bilmiyorum

Hiç hayatınızda ihanete uğradınız mı yada ihanete uğradığınızı düşünüp kafayı sıyırdınız mı? Muhtemelen her insanın ruh halinin elverdiği ölçüde yaşamış, yaşamasa bile bi şekilde hissetmiştir bu duyguyu.

Diyeceğim şey ihanete uğradım değil tabiki. Ama bu his öyle bir his ki ihanete uğrasam bu kadar dert etmezdim galiba.

Durumu şöyle izah etmek gerekirse çevremdeki insanlara olan güzen duygumu tam toparlıyorum, birden işe yaramazın biri bi dangalaklık yapıyo ve ben yine darmaduman oluyorum. diyeceksin ki madem işe yaramaz ve dangalakça bi davranış niye dert ediyosun. Neden mi? Çünkü bi zamanlar değer vemişim ve maalesef bu saçma sapan durumları tek başına yaratmıyo. Yine kapalı cümleler yine karışık duygular. İnsanın blogunu birilerin okuma ihtimalini bilmesi, çevresinde hayatındaki bu saçmasapan insanları tanımayan birilerinin olmaması ne acı....

bugün psişik bu durumu psikologum- o kendine danışman diyor- ile çözmeye çalıştık ve regresif bişey dedikleri yöntemi uyguladık. ve maalesef ben yani kasıntı ben yine hipnoz olmayı bırak gevşeyemedim bile. benden bi yol olmaz artık iyi biliyorum...